24 Nisan 2012 Salı

”Yalnızca ilişki içinde olgunlaşabilirsiniz; sevgide olgunlaşırsınız, hoşnutlukta değil. Ama kalbiniz solmuş; onu zihne ait şeylerle doldurmuşuz, bunun için başkalarına zihinimizi onların yarattıklarıyla doldurmak için bel bağlıyoruz. Sevgimiz olmadığı için onu bir öğretmenle, bir başkasıyla bulmaya çalışıyoruz. Sevgi bulunabilecek bir şey değildir. Onu satın alamazsınız, kendinizi onu bulmaya adayamazsınız. Sevgi ancak siz olmadığınız zaman vardır. Doyum aradığınız, kaçtığınız, ilişkideki karmaşayı anlamayı kabul etmediğiniz sürece yalnızca kendinize önem vermiş olursunuz, bu nedenle sevgi yadsınır.

Şarkı dinlemek için burada değilsiniz. Bizim yapmaya çalıştığımız şey kendi kalbimizdeki şarkıyı bulmak. Başkasının şarkısını dinlemek değil. Birçok insan başkasının şarkısını dinlemeye alışmış, dolayısıyla kalpleri boş, her zaman da boş olacak.

Sizin şarkınız değil, demek ki siz yalnızca bir gramofonsunuz. Psişik durumunuza göre plak değiştiriyorsunuz; siz müzisyen değilsiniz. Oysa özellikle işlerin zor ve dertlerin ağır olduğu zamanlarda her birimiz müzisyen olmak zorundayız, şarkıyla kendimizi yeniden yaratmak zorundayız. Bunun anlamı kalbimizi zihnin doldurmuş olduğu şeylerden özgürleştirmek ve boşaltmaktır. Dolayısıyla zihnin yarattıklarını anlamak ve bu yaratılanların hakiki olmadığını görmek zorundayız. Kalp boş olduğu zaman, küllerle dolu olmadığı zaman, zihin sessizdir. O sessizlikte zihnin ürünü olmayan, yok edilemez ve çarpıtılamaz bir şarkı vardır..”

21 Nisan 2012 Cumartesi

'Gecmisin acisini gelecekten cikaramazsin , toparlan ' dedim...ama dinletemedim...
i have said ' you can not make the future pay for the past , collect yourself ' ... but - didn't listen to me...

19 Nisan 2012 Perşembe

Duydugun seyler , duymak istemediklerin olunca ne kolay oluyor bahanelerin ardina siginmak.
Gorsen de ,gormek istemezsin , bir de "gercekci " olmamakla itham edilirsin.

O yuzden ,bu "gercekci " olmayan beklentilerin bile mutlu ettigi,azcik umitlendirdigi kisilere bazi seyleri  dayatmiyorum.Gulumseyip,sirtlarini sivazliyorum.
Bana da aynisinin yapilmasini istedigim icin sanirim :)

It is easy to hide behind the excuses when you hear what you wouldn't like to hear.
Even if you see some facts,you just don't want to see. Then, you might be accused to be "unrealistic" .

That's why i am not forcing some people whoever is happy or hopeful with their  "unrealistic" expectations.
I smile while i slap on the back.
That's because i prefer to have same  ,i guess. :)

16 Nisan 2012 Pazartesi

Haftanin kisa ozeti -Short summary of the week,

  Birkez daha anlamis bulunuyorum : Iki kadin cok iyi dost olamaaaaaz. :D
Ne kadar yakin olurlarsa olsunlar , bir nokta da fesatlik yaptiklari ya da sidik yarisina girdikleri bir konu mutlaka oluyor.Bunu cozdukten sonra , omuz silkip - Kadin milleti iste ! deyip uzerinde cok durmamaya karar verdim :)

Mayis ayinda IStanbul'da olmam kesinlesti.
Bir hamam sefasi yapacagim,dostlari gorecegim,ailemle vakit gecirecegim.Kardesimin evlilik konusun da ki fikrini degistirebilirim belki de bu esna da :)

Hala yeni oldugum icin mi bilmiyorum ama Anvers'e hala isinamadim... : (
Zaten hep boyle oluyor :Bulundugum yerden surekli sikayet ediyorum,hoslanmiyorum vs. vs. baska bir yere tasininca da ardimda biraktiklarimi ozluyorum.
Ne zaman kendimi bir yere ait hissedecegim bakalim...

Once more i understood well that,two women would be never very good friends  : D
No matter how close they are,they will have some ego bust at one point soon or later.
After i found out that , i have decided to leave out the subject and  shrugged my shoulder while i said  -Women,so what! :)

It is for sure now that i will be in Istanbul in may.
I am gonna go to a Turkish bath,seeing some folks,spend some time with my family.Meanwhile ,I might even change my sister's idea about getting married . :)

I don't know if it is because i am still new here but i am still not really crazy about Antwerp.
It is always like that : i always complain about wherever i live, i dislike etc. etc. then when i am leaving for another place, i  miss whatever i leave behind.
I am curious if i ever feel like i belong to somewhere.

12 Nisan 2012 Perşembe

Kadinlar , kadinlar - Women , women...

Kadinlari anlamaya calismamali bir erkek , sadece dinlemeli bence...

Neden bazi erkekler , kadin birseylerden dert yandiginda uzerine alinir ve cozum uretmeye calisirki?

Cozum uretmeyin, sorular sorup irdelemeyin , -Anliyorum da demeyin  (cunku anlamiyorsunuz)

Sadece gozlerinin icine bakip gulumseyin ve anliyormus gibi yapin  : )


I think a man should not try to understand a woman but just must listen ....

When a woman is complaining about something why man is taking it personally and trying to find some solutions ?

Do not try to find a solution , do not scrutinize  the question , do not say - i understand  (because you don't understand ) .

Just look into her eyes , smile and act like you actually understand  : )

11 Nisan 2012 Çarşamba

Matilde'ye Sone
Seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman,
çünkü iki yüzüyle karşına çıkar hayat.
Bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın,
ateş de pay alır kendine soğuktan.

Seni sevmeye başlamak için seviyorum seni,
sana olan sevgimi sonsuzlaştıracak
bir yolculuğa yeniden başlamak için:
bu yüzden şimdilik sevmiyorum seni.

Sanki ellerindeymiş gibi mutluluğun
ve hüzün dolu belirsiz bir yarının anahtarları
hem seviyorum, hem de sevmiyorum seni.

Sevgimin iki canı var seni sevmeye.
Bu yüzden sevmezken seviyorum seni
ve bu yüzden severken seviyorum seni.

9 Nisan 2012 Pazartesi

Bir insana karsi neler hissettiginizi ya da  aslinda , birsey hissedip hissetmediginizi anlamak istiyorsaniz gitmesine  musade etmeniz gerekiyor.
His bazinda bisiyler varsa ve o donerse, ala... yine birsey hissediyorsaniz ama donmuyorsa durum boktan...

Diger opsiyonu ise yazmaya bile degmez..

Gunun anlam ve onemini belirten ufak bir nottu sadece.  : )


You would like find out - How or  -What you actually feel about someone  ?  You had better let  this person go.
If there are any feelings  coming out  and if this person is  back ,it is splendid ...you still feel something but the person is not coming back, that is crap.

It doesnt even worth to write the 3rd option ...


This was a little , tiny note to tell the meaning of today.  : )

6 Nisan 2012 Cuma

  “ Seni orospu çocugu, dedi,
  ben anlamlı bir ilişki inşa etmeye çalışıyorum.

  Bir çekiçle  inşa edemezsin ,
  dedi o da ( a.k.a  esas oglan ).”




“you son of a bitch, she said, I am
trying to build a meaningful
relationship.

you can't build it with a hammer,
he said.”


4 Nisan 2012 Çarşamba

pisi pisi

                                           :   )


1 Nisan 2012 Pazar

I live in Antwerp for six months now but let me tell you some facts :
  • Pretty much  "international"  , you can meet many people from all around The  World which i liked.
  • It is very difficult to find a job if you dont speak the local language which is Flemish
  • City Center is highly populated with Hasidic Jews community .When you ask them something they hardly answer ,seem like they trying too hard to respond to someone who is not Hasidic Jew . I must admit that i found them very isolated (unlike the Hasidic Jews in NYC )
  • Bicycles are really putting your nerves on.While they are going around on the special road made for Bikes ,still pushy and unruled for the  pedestrians.
  • Most of the people can speak English and  very helpful as well.
  • Procedures  have potential to drive you crazy.
  • I can hear and see the Seagulls sometimes  : P .. Oh Come on . it is reminding me my hometown.
  • Cost of living is avarage for EU.
  • Couple of colleges are taught in English but expensive.
  • Public primary schools quality  is better than Italy and Germany but most of them are Catholic Schools ( it is a Con if you are not religious ).
  • Anyhow , i am still not sure if i would like to stay here for a long time,specially with the weather condition : D

Anvers te yasamaya baslayali henuz alti ay oldu ama musadenizle bazi unsurlari  belirteyim :
  • Oldukca "Uluslararasi " bir sehir , Dunyanin heryerinden cesit cesit insanla tanisabilirsiniz ki bu durumdan hoslandim.
  • Eger yerel dili yani Flamancayi konusmuyorsaniz , is bulmaniz hayli zor .
  • Sehir merkezinde hayli kalabalik bir Hasidik Yahudi nufusu mevcut.Bu insanlara birsey sordugunuzda  hayli isteksiz , kendilerini zorluyormus gibi yanit veriyorlar ( Hatta neredeyse suratiniza bakmiyorlar ). Itiraf etmeliyim ki buradaki Hadisik Yahudiler  . NYC de kilere nazaran baya bir isole etmisler kendilerini ve de cok soguk , tuhaf insanlar.
  • Bisikletler gercekten sinirinizi bozabiliyor. Her ne kadar kendilerine ayrilmis ozel yoldan gitselerde   kurallara cok uymuyorlar ve yuzsuzce kullaniyorlar ,ozellikle de yayalara karsi.
  • Bircok kisi Ingilizce konusabiliyor ve cok yardimseverler.
  • Prosedurler sizi caninizdan bezdirme potansiyeline sahip.
  • Martilari duyabiliyorum ve bazen de gorebiliyorum ! E bana sehrimi  hatirlatiyor ne yapayim .
  • Yasam maliyeti  Avrupa icin ortalama diyebilirim.
  • Bazi kolejler ingilizce egitim veriyor fakat hayli pahali.
  • Devlete bagli ilkokullarin kalitesi Almanya ve Italya dakilerden daha iyi ama bircogu Katolik okulu  (Bu bir dezavantaj eger dindar bir insan degilseniz ).
  • Tum bunlara ragmen , hala burada cok uzun sure kalacagimi sanmiyorum ozellikle de hava muhalefetinden dolayi  : D