29 Eylül 2011 Perşembe

Tango'ya devam...

Bu da Turkce Ansiklopedide buldugum,Tango ile ile ilgili kucucuk bir bilgi,giris nezdinde.Bir dahaki sefere Tango'nun dans esaslarina dair bilgilerin oldugu bir  paylasim ekleyecegim.
Her ne kadar tango bugün ışıltılı dans salonlarında yapılsa da, Buenos Aires'in kenar mahallelerinde ortaya çıkmıştır. 19. yüzyılın sonunda Buenos Aires, Avrupa ve Afrika'dan gelen, bir çoğu bu yeni ülkede kendini yalnız hisseden göçmenlerle ve sürgünlerle dolmuştu. Bunlar geçici arkadaşlıklarda, içkide ve kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlayacak herhangi bir eğlencede avuntu buluyorlardı. Çeşitli kültürlerin karışımı, yeni bir müzik stili ortaya çıkardı; Afrika vuruşları, Kızılderili ritmi ve Latin etkisi Arjantin pampalarının müziğiyle birleşti.

Tango adının Afrika tamtamlarının çıkardığı "tan-go" seslerinden, ya da Latince dokunmak anlamına gelen "tangere" fiilinden türediği sanılmaktadır. Tango adı nereden gelmişse olursa olsun, tango müziği tango dansına da can verdi... Tango kelimesi aynı zamanda Latin Amerika'da çok geniş bir siyahi topluluk tarafından kullanılmaya başlandı.Önsevişmedir, arjantin pavyon ve genelevlerinden dünyaya yayılmıştır. Pavyonlarda erkekler ve konsomatris çiftleri olarak yapilmiş, dansi erkeğin yönlendirmesi bu yüzdendir. Önceleri pekçok dans çeşidinden biri olan tango, kısa sürede halk arasında çok popüler bir hale geldi. Tiyatrolar ve laternalar sayesinde varoşlardan yüzbinlerce Avrupalı göçmenin yaşadığı fakir işçi sınıfı mahallelerine hızla yayıldı. Kısa sürede sokaklar, barlar ve üst tabakanın buluştuğu mekanlarda tango dansı görülmeye başlandı. 20. yüzyılın ilk yıllarında,
Buenos Aires'ten dansçılar ve orkestralar Avrupaya yolculuklara başladılar. Avrupanın ilk tango çılgınlığı



Paris'te başladı ve bunu

Londra,

Berlin ve diğer başkentler takip etti.

1913'lerin sonralına doğru, bu dans

New York'u ve Finlandiya'yı da etkisi altına aldı. Türkiye'de de Cumhuriyetin ilanı ile oluşan çok sesli müzik gelişimi ile, Tango sevilmiş ve yayılmıştır. Necip Celal, Fehmi Ege ve

Necdet Koyutürk pek çok tango besteleyerek Tango'nun Türkiye'de sevilmesi ve yayılmasını sağlamışlardır. Tangonun bu ithal versiyonları daha az vücut teması esasına dayalıydı (Ballroom Tango) ama bununla beraber pek çokları için hala şok edici idi.

İlk yılların tangosu "tango criollo" veya "basit tango" olarak bilinmekle beraber, günümüzde Amerikan ve uluslararasi tango stilleri, Fin tangosu, Çin tangosu gibi çeşitli türler gelişmiştir. Ancak orijinal tango, doğduğu toprakların adıyla, "Arjantin tangosu" olarak anılmaktadır. Tangonun dramatik duygusu, dans sırasında cok zengin doğaçlama fırsatları yaratması, dansın özünde aşk ve melankoli tutkusunun yatmasından ileri gelmektedir.

Tango müziğinin temel çalgısı Alman icadı olan fakat ismini Arjantin Tango'su ile duyuran akordeonun akrabası bandoneon'dur.

Tango dansı, UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası listesinde yer almaktadır.